Uzmanlar, Ethereum’un zayıf performansını, özellikle merkeziyetsiz uygulamalara odaklanan alternatif blockchain projeleriyle artan rekabete bağlıyor. Yine de ETH, ABD’de spot ETF sunulan tek büyük altcoin olma özelliğini koruyor. 19–27 Mayıs tarihleri arasında bu ETF’lere 287 milyon dolarlık net sermaye girişi gerçekleşti; bu durum kurumsal ilginin hâlâ güçlü olduğunu gösteriyor.
Bununla birlikte, Ethereum tabanlı ürünlere olan ilgi artarken, ağdaki aktif kullanıcı sayısı ve mevduat oranlarında düşüş gözlemleniyor. Bu trend, Solana, BNB Chain ve Tron gibi platformların kullanım alanlarını genişleterek Ethereum’un pazar payını daraltmasına yol açıyor. Hatta, Ethereum artık ağ ücretleri açısından en yüksek gelir elde eden ilk on protokol arasında yer almıyor; bu da arz-talep dengesinde bozulma yaratarak ETH için enflasyonist baskılar oluşturuyor.
Boğa yatırımcıları ETH’yi 2.700 dolar üzerine taşımak için ciddi çaba gösteriyor. Ancak küresel ekonomik gelişmeler, hisse senedi piyasalarındaki performans ve S&P 500 ile kripto paralar arasındaki korelasyon, bu hedefin önünde önemli faktörler olarak öne çıkıyor. Makroekonomik veriler ve şirket bilançoları, yatırımcı duyarlılığı üzerinde belirleyici olmaya devam ediyor ve bu da Ethereum’un opsiyon vadesi öncesi fiyatlamasını etkileyebilir.
